Hani derler ya fırtına
öncesi sessizlik diye, işte içinde yaşadığımız dönem tam da bu lafa uygun
düşmekte. Kırılma noktası ise yani fırtınanın kopma noktası ise 6 Kasım tarihi yani
hepi topu bir gün sonrası ve tabii devam eden günler. ABD seçimleri sonrasında
bir çok şeyin değişmeye başlayacağı kanısındayım, özellikle de finansal açıdan.
Konu hakkında bir kaç görüşümü seçim öncesinde yazıya dökmek istedim. Umarım
ilginiz çeker.
Öncelikle şunu belirtmem lazım ki içinde yaşadığımız ve
her şeyin süt liman olduğu dönem bence spekülatif bir dönem. Farkındaysanız
başta Birleşik Devletler ve Çin olmak üzere tüm ekonomik veriler bu sıralarda
olumlu gözükmekte. Yeni dünyada mesela işsizlik nasıl olduysa azalmaya başlamış
durumda. Doğunun korkulu ve gizemli ülkesinde ise üretim hacmi artmaya başlamış
durumda. Bir tarafta anlı şanlı baş tüketici ve ithalatçı kovboylar, beri yanda
baş üretici ve ihracatçı çekik gözler. Çekiklerde 10 yılda bir yapılan
polit büro seçimleri yine bu sıralarda. Kovboylar zaten baş kovboyu 6 Kasım’da
seçiyorlar. Ne şans değil mi? Dolayısıyla bu ülkelerde ortaya çıkan(çıkarılan)
tüm ekonomik verileri bu açıdan değerlendirme fayda var diye düşünüyorum.
Romney eğer başa gelirse savaş kaçınılmaz gibi. Kendisine verilen görev
saldırganlık ve eminim düşünmeden yapacaktır da. Bundan çekinen Avrupa doğal
olarak mevcut kovboyu desteklemekte ve ona destek amacıyla borç krizi ile
ilgili kritik kararları sürekli olarak ertelemekte. Yunanistan, İspanya,
İrlanda ve Portekiz kuzu kuzu kaderlerini beklemekte. Tüm kararlar seçim
sonrasında ertelenmiş gibi görünüyor.
Mevcut baş kovboy görevinde kalırsa ekonomik yönden büyük bir
değişiklik olmaz zira zaten Cumhuriyetçi kovboylar tarafından atanmış Fed
başkanı ile zaten mevcut Demokrat kovboy gayet uyumlu çalışmaktalar. Yani kim
gelirse gelsin ekonomi değişmeyecektir ama dış politikaları muhtemelen 180
derece değişecektir. Demokrat kovboy başa geldiğinde en büyük görevlerinden
biri kovboylar için yapılan aleyhtarlığı azaltmaktı.Bu yönde şartların da
zorlamasıyla düşünün ki kovboylar yanlısı laik ve otoriter rejimlerin yerine
İslamcı hükümetlerin geçilmesine izin bile verilmişti. Sonra sanırım bazı
şeyler değişti şimdi yine eski cumhuriyetçi dış politikalarına geri dönüyorlar
gibi. Son olarak Suriye’de yaşananlar bunun göstergesi gibi. Yani aslında
demokrat kovboyun politikası artık rafa kalktı. Peki üstü çiz,len kovboy yerine
cumhuriyetçi kovboy gelebilir mi? Hem ever hem de hayır. %47 & %46 fark o
kadar az ki her şey olabilir. Düşünün ki Gore fazla oy almış olmasına rağmen
seçilememişti. Kısacası birileri tarafından kim isteniyorsa o seçilecek gibi
görünüyor. Petrolleri ellerinde tutmak için bir savaş gerekiyor, buna en uygun
aday demokrat aday gibi görünmekte ama nasıl mevcut kovboy halen iş
başındayken politika değişikliğine gidebildilerse yine seçilmesi sağlanıp ve
yine istedikleri politika sağlanabilir. Yani aslında anlayacağımız yoktur
birbirlerinden farkları. Belki söylenebilecek tek fark cumhuriyetçi gelirse
strateji çok daha saldırganca olabilir.
Fırtına bir kere koptuktan sonra geri dönüş yok. Dünyada
sıcak çatışmalar muhtemeldir ki artacak. Buna bağlı olarak da sıcak para
bağımlısı bizimkisi gibi ekonomiler olumsuz yönde etkilenebilecekler.
Bölgemizde hem savaş riski var gibi görünüyor ve bu durumda hem de ekonomik
olarak bir daralma. Döviz yönünden bu durumda doğaldır ki bir sıkıntı
yaşayabiliriz. Tüm bunlara 6 Kasım özel seçim programı nedeniyle sürekli
ertelenen Avrupa borç krizini de eklersek tam bir cümbüşün hem bizi hem de tüm
dünyayı beklediğini söyleyebiliriz. Ne diyelim dilerim yanılıyorumdur. Siz yine
de harcamalarınıza dikkat edip, döviz cinsinden borçlanmayın derim.
bütün piyasa ve yatırımcılar seçime odaklanmış durumda zaten. eur/usd paritesi çakılıyor. daha da çakılır gibime geliyor. yatırımcılar temkinli. beklemedeyiz.
YanıtlaSilomuz baş omuz formasyonu tamamlandı gibi. ama asıl kıyamet bence euro bölgesi ortaklarının yunanistan kaderini oylayacakları gün olacak..
Belirtmiş olduğunuz gibi fitil Yunanistan ile ateşlenecek ama asıl Avrupa bombası Almanya'nın tüm karşılıksız yardımları (borç silinmesi de denebilir) meclislerinde üstelik gelecek seçimleri hemen öncesinde büyük ihtimalle reddetmesi ile patlayacak (aksi durumda zaten Merkel'in bir siyasi hayatı kalmayacak). Yunanistan'da troykanın istediği reform hareketlerine Demokratik Sol Parti hayır diyeceğini açıkladı. Pasok'da da çözülmeler başladı. Yunanistan raporu yine bir erteleme olmazsa ki seçimler biteceğine göre olmaz 12-13 Kasım AB Maliye bakanları toplantısında açıklanacaktır. Şenlik işte o zaman başlayacak. IMF son olarak borçlar silinmezse programdan çekilirim demişti. Yani çok değil bir kaç gün içerisinde Avrupa artık eskisi gibi olmayacaktır. Tabii bu bizi de etkileyecek. Dileyelim de senaryo bizim için en kötüsü olmaz.
YanıtlaSilDeğerli katkınız ve yorumunuz için çok teşekkürler bu arada ...